Divan-ı Lügati't Türk Özellikleri ve Yazarı
Dil bir milleti temsil eden en asli unsurların başında gelir. Dili olan toplumların kimlikleri ve birikimleri olur. Toplumdaki gelişmeler dil ile paralel ilerler ve beraber yükselir. Her milletin kendi geleceğini kurma ve koruma hakkı olduğundan dili korumak ve geliştirmek ile gelecek kuşakların önü açılır. Dil üzerine yapılan sözlük gibi çalışmalar onları derleme, kayıt altına alma, geliştirme ve geleceğe yön verme gibi işlevler üstlenir. Bu nedenle her dilin kendi yapısal özellikleri ve geçmişi önemlidir.
Toplumlar gelenek ve göreneklerini geleceğe aktarmak ve geçmişten ders almak için dillerini kullanırlar. Öğrendikleri her şeyi daha ileriye götürmek ve yeni şeyler öğrenmek için her zaman dile ihtiyaç olmuştur. Türk dili oldukça köklü bir geçmişe uzanmakta ve buna temel olarak ilk yazılı eser Göktürk zamanında yazılan Orhun Kitabeleri gösterilebilir. İlk yazılı eser olmasına rağmen sözlük niteliği taşımamaktadır.
✪ İlk Türkçe Sözlük
Okullarda da öğretildiği gibi Türk tarihindeki ilk Türkçe sözlük Kaşgarlı Mahmut tarafından yazılan Divan-ı Lügati't Türk'tür. Sözlüğün tarihsel geçmişine bakıldığında Kaşgarlı Mahmut'un 840 yılında kurulmuş olan ilk müslüman Türk devleti olan Karahanlılarda yaşadığı anlaşılmaktadır. Bu dönemde yazılan önemli eserlerden birisi Divan-ı Lügati't Türk olmuştur. Kaşgarlı Mahmut bu eseri yazarken ülkenin her kesimini ziyaret ederek bütün boyların kullandığı dilleri incelemiştir. Bir çok Türk dilini barındırdığı için Türk dilleri sözlüğü olarak kabul görmüştür. Geçmişin birikiminden faydalanan bu eser sayesinde devletlerin dil yapısı ve zenginliği gelecek kuşaklara aktarıldı.
Kaşgarlı Mahmud, Türkçenin İslamiyetten dolayı Türklerin bulunduğu coğrafyada önem kazanmış olan Arapçadan geri kalmadığını göstermeye çalışmış; sözlüğünde yer verdiği lehçeler arasındaki farklılıklar, şiirler, atasözleri ve deyimlerle bu amacını gerçekleştirmiştir. Kaşgarlı Mahmud'un bu sözlüğü yazmasındaki diğer önemli bir neden de Araplara Türkçeyi öğretmektir.
✪ Divan-ı Lügat’it Türk’ün Bulunması
Türk dünyasında Divan-ı Lügat’it Türk adlı bir eserin varlığı bilinir ancak çok uzun bir süre bu eserin bir örneği kimse tarafından görülmemiştir. Eserin gün yüzüne çıkması 1915 yılında İstanbul’da tamamen şans eseri şeklinde olmuştur. 1915 yılında İstanbul Sahaflar Çarşısı’nda bir dükkana elinde eski ve yıpranmış kitapla yaşlı bir kadın gelir. İhtiyacı olduğundan çok eski zamanlardan kalma bu kitabı 30 altına satmak ister. O dönemin aydınlarından Ali Emiri Efendi Sahaflar Çarşısı’nda gezerken bu kitabın satıldığını görür. Sahaflar Çarşısı’nda kimse bu kitabın Divanü Lügat’it Türk olduğunun farkında değildir.
Büyük bir heyecan içerisine giren Ali Emiri Efendi, durumu sahafçılara çaktırmadan eseri kısa sürede tamamladığı 30 altın ile satın alır. Sonradan edebiyatçıların yaptığı yoruma göre bu eser kitapçılar tarafından bilinmiş olsaydı 30 altına değil en az 30 bin altına satılırdı. Daha sonra bu durumu arkadaşlarına anlatan ve arkadaşlarının yardımıyla uzun sürecek bir çalışma sonrasında eseri tekrar düzenleyen ve yıpranmış yaprakları bir araya getiren Ali Emiri Efendi, Divanü Lügat’it Türk bilim dünyasına kazandırır.
✪ Divan-ı Lügati't Türk Özellikleri
- Türk dilleri sözlüğü niteliğini taşır.
- Ansiklopedik bir sözlüktür.
- Ontoloji özelliği taşımaktadır.
- Türk dünyası haritası içermektedir.
- Bazı Arapça sözcüklere Türkçe karşılıklar verilerek iki dilin muhakemesi yapılmıştır.
- Bir çok boya ait dil incelemelerini içerir.
- 7500 Türkçe kelimenin arapça karşılığı verilmiştir.
- 11 yy'da 1072-1074 yılları arasında Kaşgarlı Mahmut tarafından yazılmıştır.
- Kitabın yazıldığı metin Hakaniye lehçesiyle, açıklamaları ise Arapça'yla yazılmıştır.
- Sözcükleri örnekleyen atasözleri ve şiirler kullanmıştır.
Bu yazı www.listeyazilar.com sitesine aittir.
✔ Bu içeriği beğendiyseniz lütfen paylaşın ⤵
Türk dil tarihi acısından önemi büyük esere yer ayırdığınız için tesekkurler
YanıtlaSilTarih ve edebiyat gelecek nesiller için çok önemli..Bu sitede her konuya yer var:) Yorum için teşekkürler
Sil